Cübbeli Ahmet Hoca’nın, kabr-i şerîf’ini ziyâret ettiği büyük âlim ve velî Mehmet Emin Er Hocaefendi ile aralarında çok muhabbet vardı. Cübbeli Ahmet Hoca’yı hapisteyken 110 yaşında olması rağmen çok ziyaret etmek istemişse de yaşlılığı sebebiyle buna güç bulamamış, fakat avukat olan oğlu Mehmet Er Beyefendi’yi iki defa Gaziantep’ten Hocaefendi’yi ziyarete göndermişti.
Hocaefendi’nın tahliyesinden sonra Mehmet Emin Er Hocaefendi İstanbul’a geçmiş olsun ziyâretine gelmek istediği sırada ağır bir hastalık geçirerek hastaneye kaldırıldı.
Bu durum Cübbeli Ahmet Hoca’nın içinde bir ukde olarak kaldı. Zira o yaşta büyük bir velî kendisini ziyâret için niyetlenmiş fakat hastaneye kaldırıldığı için gelememişti.
Cübbeli Ahmet Hoca Ankara ziyâretine niyetlendiği hafta içerisinde bir gece Mahmut Efendi Hazretleri’nin Mehmet Emin Er Hoca’nın hizmetiyle görevli kıldığı Hasan Hoca’dan gelen bir telefon Cübbeli Ahmet Hoca’yı artık bu ziyârete mecbur kıldı.
Hasan Hoca o telefonda: “Dün gece geç vakit Seyda Hazretleri beni arayarak; ‘Cübbeli’yi rüyamda gördüm, onu görmeye müştak oldum, onunla birlikte büyük bir camiye giriyorduk, içerisi cemaatlerle doluydu’ diye anlattı.”
Bunun üzerine Cübbeli Ahmet Hoca, Seydâ Hazretleri’ni âcilen ziyârete gitmesi gerektiğini düşünerek bu ziyâreti gerçekleştirdi.
Seydâ Hazretleri kendisini görünce çok sevindi, neşelendi, yarım saat kadar yanında kaldıktan sonra müsaade isteyince “Daha uçağa çok var” diyerek müsaade etmedi ve aylardır çıkmadığı hasta odasından kalkıp yürüyerek misâfir odasına geçti ve aylardır konuşamadığı halde “Niyet ve ihlâsın önemi” husûsunda yarım saat kadar çok feyizli bir sohbet yaptı.
Mahmud Efendi Hazretleri, Mehmet Emin Er Hocaefendi’ye çok itibar ederdi. O da İstanbul’a ne zaman gelse Mahmud Efendi Hazretleri’nin müridiymiş gibi sürekli ziyâret ederdi. Bu yüzden Cübbeli Ahmet Hocaefendi de Mehmet Emin Er Hocaefendi’ye çok tazim ederdi. Vefâtına yakın birçok meselede istihâre ve istişâre için kendisini aradı. Dolayısıyla vefâtı özellikle Cübbeli Ahmet Hoca’yı çok etkiledi.
Kendisi, “Gaziantep Kudüs toprağıdır” diye defnini Gaziantep’e vasiyet ettiği için ziyâreti her zaman ele geçmiyorsa da Cübbeli Ahmet Hoca bu ziyârette olduğu gibi her fırsatta kendisini ziyâret etmeyi ganîmet bilmektedir.
Gaziantep’e yolu düşenler şefaatlerine nâil olmak için mutlaka kendisini ziyaret etsinler. Allâh-u Te’âlâ kendisine yüksek dereceler ihsân eylesin, kabrini nûr eylesin, şefaatlerine cümlemizi nâil eylesin.
