EHLİ KİTAP’IN KESTİĞİ YENİR Mİ?

Bana sıkça sorulan sorulardan biri, “ehli kitabın kestiklerinin yenilip yenilmeyeceği” meselesiydi. Ben de kesimhaneye gidip gözümle görmek istedim. Müdürüne telefon ettiler, “gelsin” demiş. Prof. Numan beni arabasına alıp harita ile yola çıktık.
Kesimhaneye gidince bize beyaz bir elbise giydirdiler. İçeri girip yedi sekiz basamak yukarı çıktık. İçerde sağlı sollu duvar, önü kapalı girişler vardı. Buralardan ikişer ikişer büyük baş hayvanları getiriyorlardı. Hayvanlar tam bizim hizamıza kadar geldiler. Biz bir duvar üzerinden seyrediyorduk. Hayvanlar bize yakın yere gelince bir düğmeye bastılar. Giriş kapandı. Önü de kapalıydı. Hayvanların gideceği bir yer yoktu. Hayvanlar başlarını kaldırınca düğmeye basıldı. Yukardan bir demir inip hayvanın beynine saplandı. Hayvan yere düştü. Hiçbir hareket görmedim.
Ondan sonra, hayvanları ayrı bir yerde ayaklarından asılı gördüm. Orada elinde keskin sivri bir bıçak olan birisi duruyordu. O, bıçağı hayvanın boynuna vurunca boğazının öbür tarafından çıkıp boğazını deldi. Bir de bıçağı kuvvetlice çevirince boğazının tüm damarları koptu. Kan fışkırdı. Bu işlemden sonra başka yere otomatik olarak naklediliyor. Burada soyulup parçalanıp paketleniyor ve gideceği yere gönderiliyor.
İlk önce, hayvanda hiçbir hareket görmeyince murdar oluyor diye bana bir fikir geldi. Daha sonra cebimdeki defterdeki notlarımda gördüm ki, kanın fışkırması hayvanın yaşadığına delalet ediyor. O zaman bunların kestiklerinin gördüğüme göre HELAL olduğu hakkında fetva verdim.
Muhammed Emin ER

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir